02/06/16
Kıbrıs Üniversitesinin değerli rektörü, akademisyenleri ve değerli katılımcılar, hepinizi en sıcak ve kalpten gelen duygularımla selamlarım…
Bizleri yani Mağusa İnisiyatifini toplumlararası yakınlaşmaya ve adamızdaki çokkültürlülüğe yönelik yaptığımız katkılardan dolayı bu ödüle layık görenlere özellikle teşekkürlerimizi ileterek sözlerime başlamak istiyorum.
Adamızda uzun yıllardır süren ayrılıkçı, şöven ve nefret söylemi içeren düşünceye karşı uzun soluklu bir mücadeleye giriştik. Mağusa’nın özelinde ama aslında adanın genelinde bu yönde ses verecek birçok eylemler yaptık.
Adamızın on binyıldan fazladır var olan insanlık tarihinde birçok medeniyete, uygarlığa, dine ve kültüre ev sahipliği yaptığının bilinci içindeyiz. Tüm bu bilinçle sizlere bu adanın uzun yıllardır Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar arasında paylaşım kavgasının yaşandığı bir ada olmayı hakketmediğini söyleyebilirim.
Bu adada binyıllardır muhteşem bir geçmişe imza atan ve medeniyetleri yaratan, yaşatan toplumların genlerini ve kültürlerini taşıyan bizler bunun bilinci ile hareket etmediğimizden dolayı bu adada birçok acının yaşanmasından da sorumlusuyuz.
Bu sorumluluktan kurtulmanın yegane yolu bu acıların tekrardan yaşanmaması için ayrılıkçı, şöven ve nefret söylemi içeren düşünceye karşı durmaktır. Toplumlarımızın ve insanlarımzın dinler ve uluslar ötesi bir anlayışla bu adada hep birlikte barış ve huzur içinde yaşamasını sağlayacak düşünce ve anlayışları geliştirmektir.
Bu anlayışları geliştirmek de empati duygumuzun gelişmesiyle beraber, herkesin kimliğini oluşturan değerlere saygı göstermekten geçmektedir.
Hoşgörü ve toleransımızı farklılıklarımıza yönelik geliştirmeli, kimliğimizdeki tüm farklı öğelerin bizlerin yani adalıların bir zenginliği olduğunu kanıksamalıyız. Bunu bir zenginlik olarak görmeliyiz. Bu zenginliğimizin farkına varmak, bizi bugüne kadar çatıştıran tüm unsurları içimizde değirsizleştirecek ve bizi barışa götürecek yolu aydınlatıp, önünü açacaktır.
Bu konuda bilimi herşeyin önüne koyup çalışma yapan tüm üniversitelerimize ve akademisyenlere de büyük görevler düşmektedir. Bizi bu ödüle layık gören Kıbrıs Üniversitesi bu yönde çalışma yapan en önemli kurumlarımızdan biridir. Onun değerli rektörü ve akademisyenleri bize bu kürsülerde sizlere hitap etmeye ve yaptığımız çalışmaları desteklemeye, bugüne kadar yaptıkları davetlerle hem eylemde hem de söylemde kanıtlamışlardır. Bu kürsülerden son iki yıl içinde üçüncü kez sizlere hitap ediyorum. Daha önce Kıbrısın ortak geleceğiyle ilgili yapılan bir çalışma ve iki toplumun ortak değerlerinin yer aldığı bir kitabımdan dolayı da buralarda çok güzel etkinliklere katılmıştım. Bundan dolayı Kıbrıs Üniversitesinin ulusötesi bir düşünceyle, toplumların yakınlaşmasını katkı koymaya çalıştığını sizlere tüm kalbimle ifade edebilirim. Onlara rektörleri Constantinos Christofides’in şahsında tekrardan teşekkürlerimi iletir, hepinize saygılarımı sunarım.
Dr.Okan Dağlı
Mağusa İnisiyatifi Aktivisti