Mağusa’daki eserlerde kullanılacak taş ocağı hakkında

BİLGİ NOTU

Konu: Mağusa’daki eserlerde kullanılacak taş ocağı hk.

Kültürel Miras Teknik Komitesi çerçevesinde özellikle Mağusa surları ve içerisindeki eserleri kapsayan bir çalışma da başlatılmıştır.Bu çalışma çerçevesinde Othello Kalesi’nde konzervasyon çalışması başlatılmış, hemen akabinde de Ravelin (Akkule) Kara Kapısı, Martinengo Tabyası ve surların limana bakan kısmında çalışma yapılması amacıyla projeler hazırlanmıştır. Ayrıca, Mağusa’daki diğer bazı eserlerin restorasyonu için de projelendirme çalışması başlatılmıştır.

Gerek sürdürülmekte olan Otello Kalesi Restorasyon projesine, gerekse yakın zamanda projelendirilecek olan Gazimağusa kalesindeki diğer restorasyon projelerine yönelik taş gereksiniminin, Kültürel Miras Komitesi gündemini uzun süre meşgul ettiği bilinmektedir.

Mevcut taş ocaklarına ilaveten olası potansiyel taş ocaklarından alınan numuneler konu ile ilgili uzmanlar tarafından laboratuar ortamlarında incelenip değerlendirilmiş ve Gazimağusa Serbest Liman Bölge içerisinden alınan taş numunelerin, projelerin uygulanmasında kullanılabilecek en uygun malzeme olduğu kararına varılmıştır.

Bu bağlamda, Bakanlar Kurulunun 28/01/2015 tarih ve Y(K-1)178-2015 sayılı kararı ile bahse konu alandan gerekli malzemenin alınmasına, bu maksatla ilgi yerin Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürlüğünün kontroluna verilmesine karar verilmiştir.

Bundan kısa bir süre önce sözkonusu taş ocağının Eski Eserler ve Müzeler Dairesi tarafından kiralandığına ilişkin bir duyum alınmış, Teknik Komite’nin Mağusa’daki çalışmalarını etkileyecek bu gelişme hakkında bilgi edinmek amacıyla şahsım ve Teknik Komite üyesi Ali Kanlı Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürü Fuat Azimli’yi ziyaret etmiştir.

Fuat Azimli, Doğaltaş LTD adlı bir şirketin sözkonusu taş ocağını işletmek için Eski Eserler ve Müzeler Dairesi’ne başvurduğunu, Dairelerine bağlı çalışan kira komisyonunun bu başvuruyu onayladığı ve taşocağının adıgeçen şirkete on yıllığına kiralandığı bilgisini vermiştir. Kanlı, “daire yasalarının doğrudan kiralama yetkisini vermesine rağmen” çok büyük miktarda taş çıkartılacak olan ocağın herhangi bir ihale açılmadan doğrudan başvuruda bulunan bir şirkete kiralanmasının yanlış bulduğunu ve kararın yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Ben de taş ocağını kiralayan şirketin restorasyon işiyle uğraşan bir şirketle doğrudan bağı olup olmadığını sordum. Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürü Azimli, “şirketi bilmediğini, ancak bir inşaat şirketiyle bağı olduğunu sanmadığını” ifade etmiştir. Ancak tarafımızca yapılan araştırmada taş ocağını işletecek Doğaltaş LTD adlı şirketin Kültürel Miras Teknik Komitesi çerçevesinde yürütülmekte olan restorasyon ihalelerine teklif vermekte olan bir şirketle doğrudan bağlantısı olduğu belirlenmiştir.

Konuya ilişkin olarak tarafımızla temasa geçen UNDP-PFF yetkilileri de taş ocağını işletecek olan şirketle, Mağusa’daki restorasyon ihalelerine katılan bir şirket arasında doğrudan ilişki bulunmasının bir menfaat ilişkisi (vested interest) olduğunu ve ahlaken kabul edilemez bir durum ortaya çıkardığını ve Mağusa’daki çalışmalara zarar verme potansiyeli olduğunu söylemiştir.

Gelişmelerden de izleneceği gibi, malzemenin alınabileceği tek yer olma konumuna gelen ilgi yerin işletilmesinde kullanılacak yöntem önem arzetmektedir. Konuya ilişkin olarak Kültürel Miras Teknik Komitesi’ndeki Kıbrıslı Türk uzmanlar ve UNDP-PFF yetkilileriyle yapmış olduğumuz değerlendirme sonucunda aşağıdaki değerlendirmelere varılmıştır;

  • Sürdürmekte olduğumuz projelere ayrılan finans kaynaklarının kısıtlı olması, harcamalarda maksimum faydayı gözetmemizi gerektirmektedir. Bu bağlamda, ilgi alanın işletilmesi yöntemine karar verilirken bu olgunun da dikkate alınması gerekmektedir.
  • Magusa surlarının ve suriçindeki tarihi esrelerin restorasyonunda gereksinim olan taş miktarının temini için Jeoloji ve Maden Dairesinin hazirlayacagi teknik şartname ile haleye çıkılması ve taşocağı tecrubesi olan işletmecilerin bu ihaleye çağrılması önem arzetmektedir.
  • Taşocağından çıkarılacak taşların Jeoloji ve Maden Dairesinin teknik gözetiminde ve kontrolünde belirlenen miktarlarda çıkartılması ve sadece Eski Eserler ve Müzeler Dairesi’nin onay verdiği projelerde kullanılmak şartıyla satılmasının en doğru yöntem olduğu değerlendirilmektedir.
  • İlgi yerin tek kişiye kiralanması, taş fiyatlarının da ilgi işletmecinin insiyatifine terk edilmesini gündeme getirecektir ki, bu da, projelere ayrılan finans kaynaklarının kontrolsüz tüketimini gündeme getirecektir.

Kültürel Miras Teknik Komitesi’nin bu değerlendirmeleri ışığında, sözkonusu taşocağının işletilmesine ilişkin kararın yeniden değerlendirilmesinde yarar olduğu kanaatindeyiz.

Bilgilerine saygılarımla arz ederim.

Ali Tuncay

Kültürel Miras Teknik Komitesi Başkanı